Büyük yıkımın yaşandığı Kahramanmaraş’a sabah saatlerinde gelen AB Türkiye Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Nikolaus Meyer-Landrut, AB İnsani Yardım ve Sivil Koruma Genel Müdürlüğü (ECHO) Türkiye Başkanı Velly, Politika uzmanı Deniz Can Akkaya ve ECHO Program Uzmanı İlhan Güvel ile birlikte Dulkadiroğlu ilçesinde bulunan çadırkenti ziyaret ederek, ailelerle görüştü. Burada kendisine ikram edilen çayı içen Büyükelçi Landrut, Vali Ömer Faruk Çoşkun ve Belediye Başkanı Hayretin Güngör ile makamlarında görüşüp geçmiş olsun dileklerinde bulundu. AB Türkiye Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Landrut, daha sonra Ticaret Borsası’nda iş insanları ile bir araya geldi.
Büyükelçi Landrut, Sütçü İmam Üniversitesi Kampüs alanında kurulumu tamamlanan ve AFAD’a teslim edilen 500 konteyner alanını da gezip inceleme yaptıktan sonra Dulkadiroğlu ilçesinde bulunan AB destekli Dünyü Gıda Programı Aşevi’ne geçerek Dünya Gıda Programı Acil Durum Koordinatörü Aymen Elamın ile görüşüp bilgi aldıktan sonra açıklamalarda bulundu. Kahramanmaraş’ta yaşanan yıkımın boyutlarını gördükten sonra durumu daha iyi algılanabildiğini belirten Büyükelçi Landrut, “Öncelikle sevdiklerini kaybeden herkese başsağlığı dileyerek başlamak istiyorum. Aynı zamanda yaralananlara, evlerini kaybedenlere, geçim kaynaklarını kaybedenlere de geçmiş olsun demek istiyorum. Bugün çeşitli yerleri görme imkanı buldum. Hem daha resmi kampları hem daha gayri resmi çadırkentleri görme fırsatım oldu. Aynı zamanda konteynerden oluşan bir barınma birimini de gördük. Avrupa Birliği sağlıyor bu konteynerleri. Toplamda 500 tane olacak. Şimdi de Dünya Gıda Programı’nın tamamen başka bir boyutta, gıda alanında yaptığı çalışmaları görmek için aşevindeyiz. Gıda tabii ki insanların en temel ihtiyaçlarından bir tanesi ve ben de gördüğüm bu aşevinden gerçekten çok etkilendim. Ama bu aşevi bölgede dünya gıda programının desteklediği aşevilerden sadece bir tanesi” dedi.
Büyükelçi Landrut, deprem bölgesindeki ihtiyaçlara destek olmaya devam deceklerini de belirterek konuşmasını söyle sürdürdü:
“İki tane mesaj vermek istiyorum. Bunlardan birincisi bugün burada hep birlikte bulunuyoruz ve acil insani ihtiyaçları karşılamak için uluslararası toplum, Avrupa Birliği ve Birleşmiş Milletler kuruluşları birlikte çalışıyorlar. Bu ihtiyaçlara destek olmaya da devam edeceğiz. İkinci vermek istediğim mesaj da şu. Avrupa Birliği sadece şimdi bu desteği sağlamak için burada değil, daha ileride de bu desteği sağlamayı devam etmek Türkiye’nin rehabilitasyon, yeniden yapılandırma süreçlerinde de destekçisi olmak istiyor. Bu amaçla da 20 Mart Pazartesi günü bir konferans düzenleniyor. Türkiye’ye destek olmak isteyenler bir araya gelecekler bu konferansta. O yüzden bugün buraya yaptığım ziyaret, sadece bugünkü ihtiyaçları görmek için değil. Yani alt yapı ihtiyaçları, geleceğe yönelik olarak iş dünyasının ihtiyaçları nelerdir, yeniden yapılandırma, yeniden inşa için ihtiyaçlar vardır. Bunları görmek için buradayım. Vali, belediye başkanı ve iş dünyası ile bugün toplantılar yaptım. İhtiyaçları daha iyi belirlemek için ve onları gerçekten en iyi şekilde anlıyayım ki elimizdeki imkanları gerçekten etkili bir şekilde seferber ederek bu desteği sağlayabilelim.”
‘İHTİYAÇLARIN DEVAM ETTİĞİNİ DÜNYAYA HATIRLATMAK İSTİYORUZ’
Dünya Gıda programı Acil Durum Koordinatörü Aymen Elamın ise “Bugün insanlığa olan tüm saygımızla sevdiklerimizi anmak için burada bulunuyoruz. Bu büyük yıkım yaratan depremin üzerinden 40 gün geçti ve 40 gün birçok kültürde anlamlı bir sayıdır. Bugün yanımda temsilciler var. Aynı zamanda Avrupa Birliği Delegasyonundan temsilciler var. Onlarla birlikte burada ihtiyaçların devam ettiğini, dünyaya hatırlatmak için buradayız. Patnerlerimizle yakın bir işbirliği içerisinde çalışıyoruz. Aynı zamanda Türkiye devleti ile birlikte. Gıda bir temel ihtiyaçtır. Bunu sağlamak için burada çalışmalarımız devam ediyor. Şu ana kadar 1 milyon kişiye ulaştık, gıda sağladık ve bunu da farklı modalitelerle devam ettirmek için çalışmalarımız devam ediyor. Burada bir mobil mutfak üzerinden hizmet veriyoruz. Daha sonra da nakit temelle transferlere geçiş yaparak, desteğimizi sürdürmek istiyoruz ki; insanlar gıdaya erişebilsin. Burada kurduğumuz sisteme çok büyük önem veriyoruz ve bundan sonra da başka ortaklıkları kurmayı da ilgiyle bekliyoruz. Bir de şunu eklemek istiyorum. Dünya Gıda Programının 60’ıncı yıldönümüdür bu yıl. Bu da demek oluyor ki biz 60 yıldır dünyanın çeşitli yerleri de hem çatışmalardan hem de doğal afetlerden etkilenmiş olan kadınlara, erkeklere ve çocuklara gıda başta olmak üzere yardım sağlıyoruz” diye konuştu.