Kahramanmaraş merkezli 7.7 ile 7.6’lık iki depremin ardından Defne merkezli 6.4’lük depremin büyük yıkıma yol açtığı Hatay’da enkaz kaldırma çalışmaları sürüyor. Binlerce kişinin yaşamını yitirdiği, binlercesinin de yaralandığı kentte kalan depremzedelerin tedavileri sahra hastaneleri ve gemi hastanelerinde sürüyor. Bunlardan biri de Hatay’ın İskenderun Assan Port Limanı’na yanaşan, 12 gündür hizmet veren İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin (İBB) İDO Orhan Gazi-1 gemi hastanesi. Kenti terk etmeyen Hataylılar gemi hastanesinde ihtiyaçlarını karşılıyor. Muayene odaları, yatakhane, yemekhane, çocuk oyun alanının bulunduğu, sabah kahvaltısı, öğle ve akşam yemeği verilen hastane 570 kişilik. Milliyet’e konuşan Gemi Başhekimi Hasibe Ebru Kaymaz, kendilerinden destek almaya gelenlerin sağlığıyla ilgili şu bilgileri verdi:
Tam gün sahadalar
“İnsanlar en güvenli yerlerini kaybetti. Güven sorunu yaşıyorlar. Gerginler, kaygılılar. Mahremiyetlerini, evlerini, geçmişlerini ve anılarını kaybettiler. Bunun verdiği hüzün hali var ama depremin yarattığı bu kadar büyük travmalardan sonra da bizim ilk 1-2 ay gördüğümüz akut stres tepkisi diye bir tepkiyle geliyorlar. Bunun yoğun kaygı, olay anını tekrar tekrar yaşama, etraf sanki yabancılaşıyormuş gibi hissetme, yer ayağının altından kayıyormuş gibi olma, uyuyamama, çok çabuk sinirlenme, çabuk tepki verme ve ağlama gibi belirtileri oluyor. Evde sağlık ekiplerimizi de İstanbul’dan getirdik. Beş ambulansımız ve ring sefer yapan araçlarımız tüm gün sahayı tarıyorlar.”
İsteyen kalıyor
Kaymaz, sahada gezen ekiplerin hasta, tedaviye ve yardıma ihtiyacı olanları gemiye getirdiğini belirterek, şunları söyledi: “Tümü tıbbi muayeneden geçiyor. Gönüllü ekibimiz dahiliye, genel cerrahi, acil, nöroloji, çocuk hastalıkları uzmanından oluşuyor. Misafirlerimizi muayene sonrası ufak tedaviler için müşahede alanına alıyoruz. O bittikten sonra eğer gemimizde kalmak istiyorlarsa üst kata misafirhanemize çıkarıyoruz. Burada 3 öğün yemeğimizi beraber yiyoruz. Çayımızı beraber içiyoruz. Duşlarını alıyorlar. Ne kadar kalmak istiyorlarsa kalıyorlar. Sonrasında ayrılmak isteyen birkaç gün sonra zihnini toparlayan, kendi istekleriyle ayrılabiliyorlar. ‘Gidecek bir yerim yok, yakınım yok, evimi kaybettim’ diyenler başımızın tacı, yanımızda kalıyorlar.”
‘Çocuklar daha iyi’
Psikolog Emine Doğan özellikle kreşin, oyun ortamının etkisiyle akranlarıyla zaman geçiren çocuklarda olumlu dönüşleri çok fazla aldıklarını söyledi. Doğan, “Çocuklar daha iyi şu anda. Tabii bir belirsizlik süreci var. Biz de bu durumda ailelere depremin nasıl anlatılacağı, ölüm ve benzer sorular sorduklarında nasıl bir yanıt verebileceklerini anlatmaya çalışıyoruz. Hem ailelerle hem çocuklarıyla görüşme yapıyoruz” ifadelerini kullandı.